Polikistik over sendromu’nda yumurta gelişiminin yavaş olması veya olmaması nedeniyle adet kanamasının gecikmesi veya olmaması, hamile kalmakta zorluk yaşanması, kalınlaşan rahim iç tabakasının dökülerek atılması sonucunda uzun süre devam eden, yoğun miktarda, koyu renkli, pıhtılı kanamalar, erkeklik hormonlarının üretiminin veya etkinliğinin artması sonucunda tüylenme artışı, sivilce, ciltte yağlanma, saç dökülmesi, cilt renginde koyulaşma, et benleri, kötü kokulu ve fazla miktarda terleme şikayetleri görülmektedir. Bu şikayetlerin tedavileri ve polikistik over sendromu’nun çeşitleri (alt grupları) hakkında detaylı bilgi ilgili bölümlerde bulunmaktadır.
Polikistik over sendromu olan kadınların ancak küçük bir kısmında bu şikayetlerin hepsi aynı kişide görülmekte iken, büyük çoğunluğunda şikayetler kişiden kişiye göre değişmektedir. Örneğin: tüylenme artışı, sivilce ve saç dökülmesi bir kişide görülürken; adet kanamasının gecikmesi ve hamile kalmakta zorluk yaşanması başka bir kişide görülmekte; uzun süre devam eden, yoğun miktarda, pıhtılı kanamalar, insülin direncine bağlı belirli bölgelerde görülen cilt renginde koyulaşma ve et benleri başka bir kişde görülmektedir. Polikistik over sendromu olan kadınların bir bölümünde ise yukarıda belirtilen şikayetlerin hiçbiri görülmemektedir. Çünkü bu kişilerde polikistik over sendromu’nun bulgu ve belirtileri gizli kalmaktadır. Örneğin: Hamile kalmakta zorluk yaşamakta olan bu kişilerde yumurta gelişimi ve yumurtlama olmadığı halde fiziksel olarak rahim iç zarının dökülmesine bağlı olarak her ay düzenli adet kanaması olabilmektedir. Polikistik over sendromu olan başka bir grup kadında ise fazla miktarda erkeklik hormonu üretilmesine rağmen ciltte bulunan kıl köklerinin ve yağ bezlerinin sayısının doğuştan (genetik) az olması nedeniyle tüylenme artışı, sivilce, ve saç dökülmesi şikayetleri görülmemektedir. Hiçbir şikayeti olmayan diğer bir grup kadında ise başka bir nedenden dolayı yapılan ultrasonografi sırasında tesadüfen yumurtalıklarında polikistik over görünümü olduğu anlaşılmaktadır.
Polikistik over sendromu’nun görülme sıklığı özellikle 90′ lı yıllardan itibaren artış göstermiştir. Son yıllarda iş hayatında daha aktif rol almaya başlayan kadınlar hazırlanması daha kolay olan besinlere yöneldiler. Dolayısıyla eskiden protein ağırlıklı beslenirken şimdi daha çok karbonhidrat içeren besinler tüketmeye başladılar. Tüketilen besinlerin içinde hormon içerikli katkı maddelerinin bulunması özellikle erkeklik hormonlarının (testosteron gibi) üretimini arttıran Bisphenol A (BPA) içeren plastik yemek kaplarının, pet şişe ve plastik bardak gibi ürünlerin yaygın olarak kullanılması, kadınların masa başında daha hareketsiz bir yaşam sürdürmeye başlaması, zayıf bile olsalar yeteri kadar hareket etmedikleri için erkeklik hormonlarının üretildiği yerlerden biri olan vücut yağlanmasının normalden daha fazla olması genetik (ailesel) eğilimi olan kişilerde polikistik over sendromu’nun ortaya çıkmasını kolaylaştırmaktadır.
Polikistik over sendromu’nu oluşturan grupların hepsinde (A, B, C) insülin direnci ortaya çıkabilmektedir. Polikistik over sendromu’nda görülen insülin direnci adet düzensizliği, tüylenme artışı, kilo artışı, sivilce ve saç dökülmesi ile ilişkilidir. Aşağıdaki resimde görüldüğü gibi insülin direncine karşı pankreas normalden daha fazla miktarda insülin üretmek zorunda kalmaktadır. Kanda daha fazla miktarda bulunan insülin hormonu SHBG (Sex Hormon Binding Globulin) üretiminin azalmasını ve erkeklik hormonlarının üretiminin artmasını sağlayarak erkek tipi tüylenme artışı, sivilce, ciltte yağlanma ve erkek tipi saç dökülmesine neden olmaktadır. Bununla birlikte fazla miktarda üretilen insülin hormonu yumurta gelişimi ve yumurtlamayı engelleyerek adet düzensizliği ve hamile kalmakta zorluk yaşanmasına neden olmaktadır.
Polikistik over sendromu olan kadınların büyük bir kısmı fazla kilolu veya şişman oldukları için fazla kilolarını vermeye ve kilo almamaya çalışmaktadır. Polikistik over sendromu olan kadınların yarıya yakını ise normal kilolu hatta zayıftır. Polikistik over sendromu olan normal kilolu veya zayıf kadınların vücutlarındaki yağ miktarınının, kas miktarına oranı çoğunlukla normalden daha fazladır. Bu nedenle Normal kilolu veya zayıf olan bu kadınlar fazla olan yağ miktarını azaltmaya çalışmaktadır. Beslenme programları tek başına uygulandığında genellikle uzun dönem için kalıcı sonuçlar alınamamaktadır. Çünkü beslenme programları fazla olan yağ dokusunun, kas dokusuna dönüşümünü sağlamamaktadır. Temel sorun ‘yaşam biçimi’ nden kaynaklanmaktadır. Polikistik over sendromu belirtileri tipik olarak hareketli bir yaşamdan daha hareketsiz bir yaşam biçimine geçilmesiyle birlikte ortaya çıkmaktadır. Kişinin okuldan mezun olduktan sonra masa başında bir işe başlaması bu duruma bir örnektir.
Polikistik over sendromu’nda karın bölgesindeki yağlanma artışı kalça bölgesinden daha fazla olmaktadır. Bu nedenle bel çevresinin, kalça çevresine oranı artmaktadır (erkek tipi kilo artışı). Karın bölgesindeki yağlanmanın, kalça bölgesinden fazla olması insülin direncinin bir göstergesidir. Polikistik over sendromu olan normal kilolu veya zayıf kadınlarda da bel çevresinin, kalça çevresine oranının normalden fazla olması insülin direncinin bir belirtisi olabilir.
Polikistik over sendromu tedavisi kişinin bulunduğu alt gruba ve yukarıdaki resimde mavi renk oklarla gösterilen kriterlere göre değişmektedir. Polikistik over sendromu olan herkese uygulanan ortak bir tedavi biçimi yoktur. Yukarıdaki resimde görüldüğü gibi doğum kontrol haplarının polikistik over sendromu’nun tedavisinde yeri yoktur.